Evrimsel serüvende insanı geliştirip hayatta tutan yegane şey (Beyin)dir... İnsanın aklı başına gelip merak duygusu ile araştırma ve öğrenmeye başladığı andan itibaren Beyin aslında hep ön plandaydı. Vücudun ayakta ve sağ kalması için tüm organların hayati öneme sahip olduğu gibi beyin de bu organizasyonun en tepesinde yer alıyor. Hem mecazi hem de fiziki açıdan en tepede yani başımızın üstünde yeri olan bu bir buçuk kiloluk sümüğümsü yapıyı zamanında araştıran dönemin bilim adamlarının şunu söylediği rivayet edilir "her organın ne işe yaradığını bir şekilde bulkdukta,bu kafa tasının içindeki şey ne işe yarıyor acaba? Olsa olsa kanı soğutuyordur." demişler ancak günümüze geldiğimizde bir çok detayını çözmüş olmamıza rağmen hala tam olarak sırlarla dolu olan "beyin" hakkında tüm dünyada her geçen gün yeni şeyler öğrenmeye devam ediyoruz. Çünkü bilim öyle birşeydir ki, beyin hakkında bilebildiğimiz herşey yine beynin algılamasını gelişirtirdiğimiz kadar olacaktır.

İnsanın hayatı tanıması kendini tanımasından başlar bana göre. Bu doğrultuda yaptığımız her şeyin bir çıkış noktası yani karar merkezi vardır. O zaman bu karar merkezi bizim hayatımızı şekillendiriyor diyebiliyorsak onunda temelinde "beyin" var demektir. Sonuç olarak yapılacak şey basit, hayatımızı etkileyen şeyi ne kadar eğitebiliyorsak hayatımız da o kadar kaliteli olacaktır. İşte tamda bu doğrultuda merak saldığım ve okudukça, araştırdıkça ve öğrendikçe bir galaksiyi bedenimizde bulundurduğumuzu farkettim. Bu muhteşem yaradılış harikası evrimsel süreçte insanlığa sunulmuş muazzam bir nimet. Tabii kullanabilene. Çünkü bir yaşam kuralı olarak "kullanılmayan şey geri alınır"...

Farkındalığınız yüksek bir hayat dilerim. Umarım yazılarım sizlere ilham olur.

Pr. Uğur ÇAĞLAR

10/06/2023