• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/pr.ugurcaglar
  • https://www.instagram.com/pr.ugurcaglar/
  • https://www.youtube.com/channel/UC5xIBadC_nofrHaK6OriP_g

Pr. Uğur ÇAĞLAR

İnsan; zamanın akışında olmasına karşın,
zamandan münezzeh
bir eşrefi mahluktur.

İşte tamda bu yüzden anlatılanlar değerlidir, anlatanın nereli ve
kaç yaşında olduğundan ziyade...

Pr. Uğur ÇAĞLAR

Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi6
Bugün Toplam21
Toplam Ziyaret6808

Önyargı Üzerine Notlar

12 Temmuz 2019 Tarihli yazım..

İyi günler sevgili okuyucular.
Uzun bir aradan sonra yeni bir blog sayfası ve yeni makaleler ile sizlere Kişisel Gelişim üzerine notlarla yazılara başlıyorum.
Bloğun ilk konusu Önyargı.
Önyargı ne demektir? Önyargı mantığa dayalı olmayan bir görüş, kanıtlar dinlenmeden verilmiş bir hüküm ve ilk ne zaman oluştuğunu bilmediğimiz bir duygudur. Yaşadığı sürece her insan Muhakkak bir önyargı sonucu durumla karşı karşıya kalmıştır, bir kısım kişilerin peşin hüküm diye adlandırdığı durum ancak bu kadar türkçeleştirilebilir.

Cahilsin, okur öğrenirsin.
Gerisin, ilerlersin.
Adam yok, yetiştirirsin.
Paran yok, kazanırsın.
Herşeyin bir çaresi vardır.
Fakat; insan bozuldumu!!!
Bunun çaresi yoktur…
Demiş, Ahmet Hamdi TANPINAR…

Ne kadar güzel söylemiş…
İnsanın bozulması önyargıları ile hareket eder bir hale gelmesidir. Önyargı lı insanlarda şu vardır “negatif düşünceler” ağır basar. Yapamaz, bilemez, gidemez, alamaz, vb. hep olumsuzluk bazında yaklaşımlar mevcuttur. Aslında önyargı, insanların düşüncesizliklerine ve aceleci davranışlarına bir kılıftır. Eğer önyargılar davranışa dönüşür ise, artık bunun adı dışlamadır. Yani önyargı bir tutum, dışlama ise bir davranıştır. Önyargı bazen belli gerekçelere ve ön bilgilere dayansa da, haklı gerekçesi olmadan diğerlerinin kötü olduğunu düşünmek, önyargının nefret boyutudur. Ön yargı bir taraf tutma biçimidir. Önyargıların baskın olduğu toplumlarda, kendini ifade edebilmek kurak topraklarda gül yetiştirmekten daha zordur.

Bir zamanlar dört oğlu olan bir bilge kişi varmış. Çocuklarına acele ve erken karar vermemelerini ve önyargılı olmamalarını öğretmek için onları eğitmek istemiş. Her birini sırayla uzak bir yerde bulunan ağacın yanına gidip ona bakmak için göndermiş. İlk oğlan kışın gitmiş, ikincisi İlkbaharda, üçüncüsü yazın, sonuncusu sonbaharda gitmiş. Sonra bir gün hepsini bir araya toplamış ve ne gördüklerini sormuş. İlk oğlan ağacın çirkin, yaşlı ve kupkuru olduğunu söylemiş. İkinci oğlan, “Hayır yeşillikle doluydu ve canlıydı” demiş. Üçüncü oğlan başka fikirdeymiş, “Çiçekleri vardı ve kokusuyla görüntüsüyle o kadar muhteşemdi ki, daha önce hiç böyle bir güzellik görmemiştim” demiş. Sonuncu oğlan, hepsinin de haksız olduğunu ve ağacın meyvelerle dolu, canlı ve hayat taşıyor olduğunu bildirmiş.

Yaşlı adam oğullarına hepsinin haklı olduğunu söylemiş, çünkü hepsi farklı mevsimlerde bu ağacı görmeye gitmişler. Onlara; “bir ağacı veya bir insanı, kısa bir süre veya bir mevsim tanıdıktan sonra yargılayamayacaklarını ve neye sahip olup olmadıklarını güzelce anlatmış.”

Sizlerde hayatı ve insanları bir mevsime bakarak yargılamayın. İlk defa gördüğünüz bir insanın ya da karşılaştığımız biri durum hakkında söz söylemekte acele etmeyin. İyi bir gözlemci olun. Hayatı analiz ederken etiketlemeden yolunuza devam edin. İnsanların ırkına, cinsiyetine, tuttuğu takıma, parmağındaki yüzüğün türüne yada bıyığının kesimine bakarak değerlendirmeyin. Empati yapın. Başkalarının açtığı önyargı yolundan gitmek zorunda olmadığınızı bilin. Atoma bile hükmetmekten bahseden insan, önyargılarına neden hükmedemesin ki?

Önyargılarınızı yıkmış, hayata pozitif bakan bir birey olarak hayata devam etmeniz dileği ile…

Uğur ÇAĞLAR